Hepimiz başarının özlemini çekiyoruz. Mesleğimizde bir adım daha yukarı çıkmak, daha fazla para kazanmak, bilinmek ve sevilen biri olmak çoğumuzun temel arzuları arasında oluyor. Bunun için çok çalışıyoruz, daha fazla saat harcıyoruz. Bazen özel zamanımızdan fedakârlık ederek üstlerimizin ya da müşterilerimizin bizi beğenmesini ve takdir etmesini istiyoruz. Bolca sertifika almak için programlara katılıyoruz, kendimizi geliştirmek için mümkün olan her fırsatı değerlendirmeye çalışıyoruz.

Bize küçüklükten beri öğretilen yöntem aslında çok belli;

Çok çalış (tam olarak çalışmanın ne olduğunu bilmesek de)

Para kazan ve varlıklar edin (ev, araba, güzel bir kıyafet)

Unvan sahibi ol (Dr. ol, genel müdür ol, uzman ol)

Girişimciysen koştur, işine asıl, satış yapmaya çalış.

Bu söylemlerin tamamı ile yanlış olduğunu kesinlikle ifade etmiyorum. Hatta bazı kişilerin hayat mutluluğunda katkısı olduğunu da düşünüyorum. Sorun bu tür hedeflerin derinlerde aslında yanlış bir zihin yapısının sonucu olduğunu ve aslında çoğu zaman bizi mutlu etmek yerine daha mutsuz ettiğini gördüğümü söyleyebilirim. Bir düşünelim:

Çok çalışıyorsunuz, saatlerinizi harcıyorsunuz ancak istediğiniz kariyer bir türlü olmuyor ve isyan ediyorsunuz, motivasyonunuz düşüyor. Sonra işten atıldığınızı öğreniyorsunuz.

Para kazanıyorsunuz ancak bir süre sonra o maddi duruma alışarak daha fazla kazanmak istiyorsunuz. Sonra bir gün ekonomi kötüye gidiyor.

Unvan sahibi oluyorsunuz ancak bir süre sonra unvan için insanların size sahte saygı gösterdiğini görüyorsunuz. Sonra unvanınızın başkalarına bağlı olduğunu fark ediyorsunuz.

Satış yapmaya çalışıyorsunuz, ürününüzü mümkün olduğu kadar çok kişiye ulaştırmaya çalışıyorsunuz ancak ay sonunda kiranızı zor ödüyorsunuz. Sonra müşterilerinizin ürününüzü aslında istemediğini görüyorsunuz.

Bütün bunların sebebi odağınızın yanlış yerde olmasından kaynaklanıyor. Sadece size ait olan ve sağlıklı olduğunuz sürece sizinle olacak olgulara ihtiyacınız var. Akıllı başarı için mental enerjinizi çok iyi kullanmalısınız. Bunun için 3 şeye odaklanmak gerekiyor:

Bilgi: Sadece size bağlı olan ilk olgu, ilgilendiğiniz alan ile ilgili kendinizi sürekli geliştirmeniz gerekiyor. Aldığınız bilgileri mutlaka harekete çevirmeniz önemli. Bu alanla ilgili kişiler kitaplar ve eğitimler size yardımcı olacaktır.

İlişki ağı (network):O gün çok çalışmak yerine, anlamlı biriyle anlamlı ve iki tarafa kazandıracak bir ilişki kurmak ve sabırlı bir şekilde bu ilişkiyi ilerletmek size çok çalışmaktan ve paradan daha fazlasını sağlayacaktır.

Yetenekleriniz:Yetenekleriniz sizin en derin değerleriniz. Eğer hangi yeteceğiniz olduğunu biliyorsanız bunu kullanacak yerleri araştırmalı ve enerjinizi bu şekilde yoğunlaştırmalısınız.

Zamanınızı daha çok çalışarak, daha çok sertifika alarak ya da daha çok para kazanmak için geçirmek yerine, mental enerjinizi daha verimli kullanarak bilginize, ilişki ağınıza ve yeteneklerinize kaynak ayırın. Çünkü onlar dışardaki faktörlere ya da kişilere değil her şeye elinizden alındığında bile sadece size bağlı olan olgular olarak kalmaya devam edecektir.