KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU’NDA ÖNGÖRÜLEN ÖNEMLİ DEĞİŞİKLİKLER

Bülent TAŞ
bulent.tas@yeniekonomi.com.tr


Nazmi KARYAĞDI
nazmi.karyagdi@yeniekonomi.com.tr

 

Katma Değer Vergisi Kanunu’nda değişiklikleri öngören ve özellikle iş çevrelerinde oldukça olumlu karşılanan Tasarı geçenlerde Türkiye Büyük Millet Meclisine sunuldu.

Tasarı daha çok katma değer vergisi mükelleflerinin hayatını kolaylaştırıcı hükümler içeriyor. Özellikle mevcut Kanunda yer alan bazı müphem noktalar açıklığa kavuşturularak mükellef bakımından risk oluşturan bazı alanlar ortadan kaldırılıyor.

Ayrıca katma değer vergisi istisnalarının alanını genişleten, iade süreçlerini iyileştiren, beyan edilen KDV’nin ödeme sürelerini uzatan düzenlemelerde tasarıda yer alıyor.

Bazı yeni müesseseler öngörüldüğü gibi, mevcut bazı müesseselerde de önemli değişiklikler yapılıyor. Bunlar; devreden KDV’nin iadesi, grup KDV mükellefiyeti ve hasılat esaslı KDV hesabı ana başlıkları altında özetlenebilir.

Tasarının öngördüğü düzenlemeleri biraz detaylandırılarak siz değerli ICT Media okuyucularıyla paylaşmak istiyoruz.

  1. Uygulamada karşılaşılan bazı sorunların çözümü için mevzuatta netlik sağlayan düzenlemeler

  • Arsa karşılığı satışlarda KDV hesabına esas alınacak matrah netleştiriliyor. Buna göre arsa karşılığı inşaat işlerinde karşılıklı iki teslimin söz konusu olduğu, arsa sahibi tarafından konut veya iş yerine karşılık müteahhide arsa payı teslimi, müteahhit tarafından arsa payına karşılık arsa sahibine konut veya işyeri teslimi yapılmış sayılacağı hususu açıklığa kavuşturuluyor.

  • Müzayede mahallerinde yapılan satışlar ile kamu kuruluşları, dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmelerde KDV mükellefinin kim olacağı netleştiriliyor. Buna göre müzayede mahallinde yapılan satışlarda satışı yapanlar KDV mükellefi olacaklar. Ayrıca genel ve katma bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birliklere, üniversitelere, dernek ve vakıflara, her türlü mesleki kuruluşlara ait veya tabi olan veyahut bunlar tarafından kurulan veya işletilen müesseseler ile döner sermayeli kuruluşların veya bunlara ait veya tabi diğer müesseselerin ticarî, sınaî, ziraî ve mesleki nitelikteki teslim ve hizmetleri için mükellefiyet bu işlemler nedeniyle oluşan iktisadi işletmeler adına tesis edilecek.

  • Fazla ve yersiz ödenen katma değer vergisinin iade edilmesi halinde iade edilen verginin mal ve hizmeti alan tüketiciye aktarılması garanti altına alınıyor. Bu düzenleme aslında katma değer vergisi genel tebliğinde yer alan bir açıklama ve yönlendirmeye yasal zemin oluşturuyor.

  • Arsa karşılığı inşaat işlerinde verilen konut veya işyerinin KDV’ye esas bedelinin nasıl hesaplanacağı kesinliğe kavuşturuluyor. Buna göre, arsa karşılığı inşaat işlerine ilişkin KDV matrahına esas alınacak emsal bedel olarak VUK 267. maddesinin 2. fıkrası çerçevesinde maliyet bedeline toptan satışlarda %5, perakende satışlarda %10 eklenmek suretiyle bulunacak tutarın dikkate alınması sağlanıyor.

  • Zayi olan sabit kıymetlerde yüklenilen KDV’nin ne ölçüde indirim konusu yapılabileceği konusunda netlik sağlanıyor. Amortisman ömrünü tamamladıktan sonra zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin olarak yüklenilen KDV'nin tamamı ile faydalı ömrü tamamlanmadan zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin yüklenilen KDV'nin kullanılan süreye isabet eden kısmının indirilebilmesi mümkün kılınıyor.

  1. İstisna ve muafiyetleri genişleten, vergi ödeme sürelerini uzatan, iade süreçlerini kolaylaştıran düzenlemeler:

  • Gümrüklü sahalarda verilen ardiye depolama ve terminal hizmetleri tam istisna kapsamına alınıyor. Bu kapsamda bu hizmetlerle ilgili olarak yüklenilen katma değer vergisi tutarları daha önce indirim konusu yapılamazken artık indirilebilecek.

  • Ayni olarak (mal olarak) bağışta bulunanlara bağışa konu malların satışı KDV’den istisna edilmektedir. Buna göre genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere bağışlanmak üzere yapılan okul, sağlık tesisi, öğrenci yurdu, çocuk yuvası, yetiştirme yurdu, huzurevi, bakım ve rehabilitasyon merkezi, ibadethaneler, Diyanet İşleri Başkanlığında yaygın din eğitimi verilen tesisler, gençlik merkezleri, gençlik ve izcilik kamplarının inşası dolayısıyla bağışta bulunacaklara yapılan teslim ve hizmetler KDV’den istisna ediliyor.

  • Yabancılara verilen teşhis tedavi hizmetleri KDV’den istisna ediliyor. Düzenlemeyle Türkiye’de yerleşmiş olmayan yabancılara münhasıran sağlık kurum ve kuruluşları bünyesinde verilen koruyucu hekimlik, teşhis, tedavi ve rehabilitasyon hizmetleri KDV’den istisna ediliyor.

  • Ar-Ge ve tasarım faaliyetlerinde bulunanlara yapılan yeni makine ve teçhizat satışları KDV’den istisna ediliyor. Buna göre, teknoloji geliştirme bölgelerinde, Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde, araştırma laboratuvarlarında Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde bulunanlara münhasıran bu faaliyetlerde kullanılmak üzere yapılan yeni makine ve teçhizat teslimleri KDV’den istisna ediliyor.

  • Konfeksiyon kırpıntılarının teslimi de istisna kapsamına alınıyor.

  • Adi ortaklıkların sermaye şirketine dönmesi işlemleri de KDV’den istisna ediliyor. Buna göre kazancı bilanço esasına göre tespit edilen adi ortaklığın bilançosunun bir sermaye şirketine aktif ve pasifiyle bütün halinde devrolunması, devir alan şirketin bilançosuna aynen geçirilmesi ve devredilen adi ortaklığın ortaklarının şirketten, devir bilançosuna göre hesaplanan öz sermayesi tutarında ortaklık payı alması ve bu ortaklık payını temsil eden hisse senetlerinin nama yazılı olması şartları ile KDV’den istisna ediliyor.

  • KDV Kanununun geçici 20. maddesi kapsamında Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde uygulanan geçici istisnanın kapsamına oyun yazılımları da alınmış, ayrıca bu istisna kısmi istisna olmaktan çıkarılarak yüklenilen KDV’lerin de indirim konusu yapılabilmesine imkân sağlanıyor.

  • İkinci el motorlu taşıt ve taşınmaz ticareti ile uğraşanların vatandaştan KDV’siz aldıkları motorlu taşıtlar ile taşınmazların satışında hesaplamaları gereken KDV’nin hesabında matrahın satış fiyatı ile alış fiyatı arasındaki fark olması yönünde düzenleme yapılıyor.

  • Tahsili imkansız olan ve Vergi Usul Kanununun 322. maddesine göre değersiz hale gelen KDV alacağının indirimine imkan sağlanıyor. Bir mal ve hizmet satışı nedeniyle müşteriden alacaklı olunan KDV müşteriden tahsil edilsin edilmesin mal ve hizmeti satan tarafından beyan edilip ödeniyor. Satıcı bu vergiyi müşteriden tahsil edemezse bunu bir maliyet unsuru olarak üstlenmekteydi. Öngörülen düzenleme ile artık KDV’yi indirim konusu yaparak bir nevi Devletten geri alabilecek. Bunun için gereken koşul; eğer KDV alacağı karşılık ayrılmak suretiyle giderleştirilmişse indirimle birlikte gelir yazılmasıdır.

  • İndirime konu edilebilecek KDV’nin kapsamı genişletiliyor. Özel okullarca istisna kapsamında verilen eğitim hizmetleri, istisna kapsamında yabancı ülke misyonlarına yapılan mal ve hizmet teslimleri, istisna kapsamında kültür varlıklarının rolöve, restorasyon ve restitüsyon işlemleri ile ilgili olarak verilen mimarlık hizmetleri ve diğer teslimler, istisna kapsamında serbest bölgelere yapılan hizmetler ile serbest bölgelere ve bu bölgelerden yapılan ihraç amaçlı yük taşıma işleri ile ilgili olarak yüklenilen ancak teslimleri kısmi istisna kapsamında olduğu için indirilemeyen KDV’nin indirimine imkan sağlanıyor.

  • Transfer fiyatlandırma kurallarına aykırı olarak belirlenmiş bedeller üzerinden hesaplanmış olsa bile mükelleflerin alışlarında bu yolla yüklenmiş oldukları KDV’nin indirimine imkân sağlanıyor.

  • Esnafın beyan ettiği KDV’yi ödemesi için süre 2 ay uzatılıyor. Buna göre işletme hesabı esasında defter tutan mükelleflerin KDV’yi beyan ettikleri ayı takip eden ikinci ayın sonunda ödeyebilmeleri için Maliye Bakanlığına yetki veriliyor.

  • İadesi talep edilen verginin üç ay içinde iade edilmesi, aksi taktirde Devletin mükellefe faiz ödemesi öngörülüyor. İadeye ilişkin tüm bilgi ve belgelerin tamamlandığı tarihi takip eden üç ay içinde tamamlanmayan iadeler için bu üç aylık dönemden sonraki gecikilen dönemler için tecil faizi oranı esas alınarak hesaplanan faiz iade talebinde bulunan mükellefe ödenecek.

  • Gümrüksüz satış mağazalarına (Free Shoplar) yapılan satışlar KDV ve Özel Tüketim Vergisinden istisna ediliyor. Buna göre Gümrük Kanununun 95. maddesinin 1 numaralı fıkrasına göre faaliyette bulunan gümrüksüz satış mağazalarına veya bunların depolarına yapılan yurt içinden yapılan teslimler ihracat teslimi olarak kabul edilerek KDV’den istisna tutuluyor. Bu teslimi yapanların teslime konu malların alış faturaları ve benzeri belgeleri üzerinde görünen ve beyan edilen ÖTV tutarları ihracatçıya veya gümrüksüz satış mağazasına mal teslim edenlere iade edilebilmesi mümkün kılınıyor.

  • Serbest Muhasebeci Mali müşavirlerin de bazı sınırlamalar çerçevesinde KDV iade raporu düzenlemesine imkan sağlanıyor.

  • Maliye Bakanlığı vergi inceleme elemanlarınca yapılacak KDV iade incelemelerinde incelemenin 3 ay içinde sonuçlandırılması öngörülüyor, bu sürenin en fazla 2 ay uzatılabilmesi mümkün kılınıyor.

  1. KDV uygulamasında yeni müesseseler öngören düzenlemeler:

  • Mükellefin alışlarında ödeyip de indiremediği KDV’nin gelecek dönemlere devredilmesi yerine mükellefe iade edilmesi müessesesi getiriliyor. Uygulama 2019’dan itibaren yüklenilen KDV’ler için otomatik olarak başlayacak, ancak 2018 yılı sonu itibariyle mükellefin indirememiş olduğu KDV’lerin iadesi ise bütçe imkanları çerçevesinde Maliye Bakanlığınca verilecek kararlar çerçevesinde zamana yayılarak gerçekleştirilecek.

  • Grup şirketleri için grup mükellefiyeti müessesesi getiriliyor. Aralarında en az %50 ortaklık bulunan grup şirketleri için grup olarak tek bir beyanname verilmesi öngörülüyor. Böylece grup şirketlerinin birisinde ödenecek, diğerinde devreden veya iadesi gereken verginin çıkması önlenecek. Grup şirketlerinin KDV yükümlülüğünü yerine getirmeleri bakımından büyük kolaylık getiriliyor.

  • Esnaf ve serbest meslek erbabının satışları üzerinden götürü bir KDV tutarını ödemesi, alışlarında yüklendiği verginin indirilmesi gibi diğer bazı işlemlerle hiç uğraşmaması öngörülmekte böylece bu mükellef grubu için KDV yükümlülüğünün oldukça basitleştirilmesi hedefleniyor.

Tasarı Meclis’te Plan ve Bütçe Komisyonuna sevk edilmiş olup, kısa zamanda kanunlaşması bekleniyor Kanunlaşma süreci ve kanunlaşan düzenlemeler konusunda okuyucularımızı bilgilendirmeye devam edeceğiz.