Ben genelde karşılığı Türkçe’de olan kelimelerin yabancı dilde kullanılmasından pek hoşlanmıyorum; örneğin sayısal kelimesi yerine dijital, bulut yerine cloud, küresel yerine global vb gibi. Ancak “metaverse” kelimesini Türkçe’de tam olarak karşılayan ve de içime sinen pek uygun bir kelimeye rastlamadım şimdiye kadar. Gerçi bu kelimeye karşılık “sanal dünya”, ya da “evren ötesi” veya “kurgusal dünya” kelimelerini kullanabiliriz. Bilmiyorum bu karşılıklar siz okurlarımızın kulağına da hoş geliyor mu acaba? Bana pek gelmiyor, içimden gelen bir ses, her ne kadar biraz komik olsa da metaverse’nin karşılığına en iyi uyan Türkçe kelimenin “YALAN DÜNYA” olduğunu söylüyor. Şimdilik bu yazımda “ metaverse” kelimesini olduğu gibi kullanacağım, daha sonra aynı konuda yazı yazdığımda metaverse yerine hangi kelimeyi kullanacağımı gerçekten şu an bilemiyorum.
Halen endüstride bir çok kişi metaverse’ü gelecek nesil internet olarak adlandırmaktadır, ancak WEB2.0, Nesnelerin İnterneti, mobil İnternet ve blok zinciri ortaya çıktığında da benzeri şeyler ifade edilmişti. İnternetin tarihine bakacak olursak metaverse’ün bir sonraki nesil internet olduğunu ifade etmek pek doğru değil gibi... Çünkü internet, 1969'da doğuşundan sonra günümüze kadar sürekli bir gelişme ile üretilen aşamalı bir teknolojik yaklaşımdır.
Öyleyse, metaverse ile internet arasındaki fark nedir?
Gelin önce internete bir göz atalım,
Pek çoğumuzun bildiği gibi internet, dünya çapında iletişimi kolaylaştıran milyarlarca bilgisayar, milyonlarca sunucu ve diğer elektronik cihazlardan oluşan küresel bir şebeke olarak tanımlanmaktadır. İnternet ile hemen hemen her bilgiye erişmek, dünyadaki herkesle iletişim kurmak ve çok daha fazlasını yapmak mümkündür.
Bütün bunlar, bir bilgisayarı internete bağlayarak yapılabilir, buna teknik terimlerle çevrimiçi olma denir. Birisi çevrimiçi olduğunu söylediğinde, bu, ister bir telefon ister bir dizüstü bilgisayar internete bağlı olsun, cihazının internete bağlı olduğunu söylemenin başka bir yoludur.
İnternet hakkında anlaşılması gereken en önemli hususlardan biri, bakır telefon kablolarını, fiber optik kabloları ve TV kablolarını içerebilen küresel bir fiziksel kablo şebekesinin mevcut olmasıdır. Wi-Fi ve 3G/4G ve 5G gibi kablosuz bağlantılar bile internete erişmek için bu fiziksel kablolara güvenmektedir.
Örneğin bir web sitesini ziyaret ettiğinizde, bilgisayarınız bu kablolar üzerinden bir sunucuya istek gönderir. Sunucu, web sitelerinin depolandığı yerdir ve bilgisayarınızın sabit diski gibi çalışır.
İstek geldiğinde, sunucu web sitesini alır ve doğru verileri telefonunuza veya bilgisayarınıza geri gönderir. Bunların hepsi sadece birkaç saniye içinde oluyor, tabii hızlı bir internet bağlantınız varsa.
Metaverse nedir?
Metaverse kavramı ilk kez Neal Stephenson'ın 1992 yılında yayımladığı bilimkurgu romanı Snow Crash'de ortaya çıkmıştır.
Metaverse, insanların, mekanların ve nesnelerin sayısal görüntüleriyle temsil edildiği sayısal bir alan olarak tanımlanır. Başka bir deyişle, avatarlar ve sayısal nesneler tarafından temsil edilen gerçek insanlarla “sayısal bir dünya”.
Bu dünya kullanıcıların sayısal bir evrende "yaşadığı" sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik dahil olmak üzere teknolojinin birden çok öğesinin birleşimidir.
Metaverse ve internet arasındaki fark
İnternet ile insanlar her zaman bir web sitesi, oyun veya bizi arkadaşlarımıza bağlayan bir sosyal medya platformu gibi bir şeyle etkileşim halindedir.Ancak metaverse bunu bir adım daha ileri götürür ve kullanıcıyı eylemin ortasına koyar ve bu, metaverse’ü internetten ayıran yönlerden biridir.
Metaverse, fiziksel gerçeklik, sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik, yapay zeka, sosyal medya, çevrimiçi oyun ve kripto para birimlerinin özelliklerini birleştirerek kullanıcıların sanal olarak etkileşime girmesine olanak tanır. Tüm bu “gerçeklikler” Metaverse'i internetten tamamen farklı bir konsept haline getirir.
Metaverse ve internet arasındaki en büyük farklardan biri bunların amaçlarında yatmaktadır.
İnternet ile, diğer insanlarla etkileşime girmeden çevrimiçi olabilirsiniz, ancak metaverse'nin temeli sayısal insan etkileşimi ile ilgilidir. Bu, iş, okul, egzersiz veya sadece eğlence için olsun, sanal bir evreni birlikte paylaşan kişilerle ilgilidir.
Metaverse’e inananlar, kullanıcıların konserler ve konferanslardan dünya çapında sanal gezilere kadar arkadaşlarıyla çalışma, oyun oynama ve bağlantıda kalmalarını öngörmektedirler.
Metaverse'de cihazlarınız artık dikkatinizin odak noktası olmayacaktır. Metaverse çevrimiçi alanları önemli ölçüde genişletecek ve burada çevrimiçi etkileşimler daha çok boyutlu olacaktır.
Halen, sanal gerçeklik, oyun dünyasında ağırlıklı olarak sanal gerçeklik gözlükleri aracılığıyla kullanılmaktadır, ancak sanal gerçekliğin geleceği sadece oyunla ilişkili değildir.
Pazarları, şehirleri, ülkeleri, gezegenleri düşünün veya ortak bir evrene sahip olduğunu hayal edebileceğiniz tüm süper kahramanları düşünün - metaverse, hepsini kapsayan ve birleştiren bir sanal gerçeklik ortamı olduğunu iddia etmekte.
Şu anda, endüstri metaverse’i destekleyen 6 ana teknolojiyi kabul ediyor: şebeke teknolojisi, bilişim teknolojisi (5G/6G), yapay zekâ teknolojisi, IoT, etkileşim teknolojisi ve blok zinciri (blockchain) teknolojisi. Metaverse’ın kuruluşunda ve gerçekleştirilmesinde 6G bir altyapı ve etkinleştiricidir, ve metaverse ayrıca 6G şebekesinin temel gereksinimi ve çekirdeğidir. Nihayetinde, 6G şebekesi ve Metaverse birbirini tamamlayacak ve birbirlerinin gelişimini, evrimini, iyileştirmesini ve yinelemesini destekleyecektir.
21. yüzyılda, internet merkezli dünyanın bilim ve teknoloji ekolojisinin giderek daha fazla insanımsı özellikler gösterdiğine dair çeşitli işaretler bulunmaktadır. Nesnelerin İnterneti dahil, bulut bilişim, büyük veri, 5G/6G, yapay zekâ, blok zinciri ve metaverse, zaten internetin bir tür gelişim ürünleridir. Bunların tümü, birlikte geniş, karmaşık ve akıllı dev bir sistemi oluşturmaktadırlar.
Metaverse, esas olarak internet beyin mimarisine, insan grubunun düşünce veya hayal dünyasının gerçekleşmesine, insanoğlunun ortak düşünce ve hayal alemine dayanmaktadır, ve somut yapı iki boyuttan sarmal üç boyutlu evrime kadar uzanan, çekirdek olarak sosyal şebekelerle birlikte bir sayısal alemdir.
İnternetin Sanal Beyin Yapısı
Buna uygun olarak düşünce alanı ya da insan beyninin düşünce alanı genellikle bir düşünceler evreni olarak tanımlanabilir. Fakat insan topluluğunun düşünce evreninin oluşumunu desteklemek için, aslında hala çeşitli donanım ve yazılımların desteğine ihtiyacı vardır, bu insan beyni için geçerlidir ve aynısı insanoğlu tarafından oluşturulmuş dünya çapındaki sayısal beyin için de geçerlidir.
Geçmiş 20 yılda, dünyayı birleştiren ve diğer teknolojileri ve kavramları bir araya getiren birçok yeni bilimsel ve teknolojik kavram ortaya çıktıktan sonra genellikle popüler hale gelmiştir. Bununla birlikte internet sürekli olarak evrilmektedir. İnternetin bazı bölümleri hızlı, bazı kısımları ise daha yavaş gelişmektedir. Hızlı gelişen kısım sermayenin, tüketicilerin ve ilgili paydaşların interneti daha fazla desteklemesine temel oluşturmaktadır.
Yeni bir kavram ya da yeni bir teknoloji için, bunlara ait temel özellikleri anlamak ve bu temel özellikleri geliştirmeye odaklanmak gerekir, böylece bu kavramı içeren teknoloji, işletme ve endüstriyel ekolojiyi teşvikte daha büyük bir role sahip olacaktır.
Uzmanlar metaverse’i 3 aşamaya ayırıyorlar. Metaverse’in ilk aşaması, sanallığı ve gerçekliği birleştirmek için gerçek dünya ve oyunlar üzerine odaklı birinci etaptır. İkinci aşama, Metaverse'in 2040'ta daha olgun bir yapıya sahip olmasıdır ve bu aşamada sanallık-gerçeklik kombinasyonu, 6G ve diğer bazı teknolojilerin desteği ile daha iyi bir ilerleme göstermeye başlayacaktır. Üçüncü aşama Metaverse'in mükemmel gelişim aşamasıdır. Bu aşamada gerçeklik ile sanallığı ayırmak çok zor olacaktır, ve yapı tümüyle birleşik hale gelecektir bu aşamada teknolojiyi desteklemek için çok güçlü bir yapay zekaya ihtiyaç vardır. Şu an yapay zekanın ilk aşamasındayız, buna zayıf yapay zeka dönemi diyebiliriz. Bir sonraki adım, ancak 2040 yılında gerçekleştirilebileceği tahmin edilen genel yapay zekadır. Üçüncü aşama, güçlü yapay zeka dönemidir. İşte yalnızca bu koşullar karşılandığında Metaverse gerçekten ortaya çıkacaktır.
Metaverse 6G şebeke uygulamalarının bir örneğidir
6G şebekesi ve metaverse uygulamaları en ileri bilim ve teknolojinin iki ana hattıdır, ve bir birleriyle ilişkilidir. 6G şebekesi ve metaverse uygulamaları birlikte yeni bir hayat, yeni bir ürün ve yeni bir dünyayı oluşturacaklardır. Metaverse, daha iyi deneyim, keşif, uzamsal bilgi işleme, (uzamsal (üç boyutlu) bilgi işleme, bilgisayarların artırılmış gerçeklik (AR), sanal gerçeklik (VR) ve karma gerçeklik (MR) kullanarak üç boyutlu bir dünyada sorunsuz bir şekilde etkileşim kurmasını sağlamak için sayısal teknolojiyi kullanma sürecini ifade eder) ademi merkeziyetçilik, insan-bilgisayar etkileşimi, derinlik, düşük gecikme süresi, çeşitlendirme ve birlikte oluşum için diğer önemli unsurları gerektirir.
6G şebekesinin “dikey üç katmanının” şebeke bağlantısı, tam-boyutlu doğal uzayın entegrasyonunu gerçekleştirecek ve her yerde bulunan bilgi alanının her yerde bağlantı hizmetini, ve kaynağa duyarlı bilgi alanının her yerde bulunan bilgi algılama fonksiyonunu sağlayacaktır.
Metaverse ile alakalı bir diğer tanım ise “endüstriyel metaverse’dür”. Bu metaverse'in endüstriyel alanda uygulanması ve geliştirilmesidir ve metaverse'in bir parçasıdır. Endüstriyel metaverse, endüstriyel ürünlerin tüm tasarım, üretim, uygulama ve servis sürecini kapsar. Metaverse endüstriyel ekonominin gelişimini teşvik edecek ve aynı zamanda geleceğinin yönünü belirleyecektir. Belki de gelecek yüzyılda metaverse insanoğlunun mücadelesine yardımcı olacak yeni bir sanayi kuruluşu olarak da görülebilir diyorlar, bazı uzmanlar.
Metaverse ne zaman bizim gerçekliğimiz olacak?
Yeni adı Meta'nın (eski adıyla Facebook) CEO'su Mark Zuckerberg, metaverse’ün temel özelliklerinin ana akım haline gelmesinin beş ila 10 yıl sürebileceğini tahmin ediyor. Ancak metaverse'ün bazı yönleri şu anda Fortnite, Roblox ve Minecraft gibi çevrimiçi oyun evrenlerinde mevcuttur. Ve bu oyunların arkasındaki şirketler, bir sonraki büyük şeyin– metaverse’ün evrimi- parçası olmak için büyük istek ve çaba içindedirler.
Daha fazla insan uzaktan çalışmaya ve eğitime başladıkça, dünyanın karşı karşıya olduğu küresel krizlerin bir sonucu olarak metaverse olan ilginin artması, çevrimiçi etkileşimi daha çok metaverse benzeri hale getirecek alternatifler için artan bir talep yarattı.
Ancak gelecekte büyük ölçekli bir metaverse gerçekten mümkün mü? Sayısal olarak ilerici ve teknoloji devleri bu evrene doğru adımlar atıyor. Teknoloji devleri bu konuda her şeyi yapıyorlar ve bu alana büyük yatırımlar aktarıyorlar, bu durum metaverse'in yakında gerçekliğimiz haline gelebileceğinin güçlü bir işareti.
Örneğin 2021 yılı Ekim ayında, Facebook, ‘metaverse’ vizyonunu oluşturmak için önümüzdeki beş yılda AB de 10.000 kişiyi işe almayı planladığını anons etti (yeni teknolojilere yatırım yaparsanız yeni iş istihdamlarını da yaratmış olursunuz böylece).
Ancak, Metaverse'i tam olarak deneyimleyebilmemiz için bilgisayarlar ve cep telefonları çok daha güçlü, ve daha düşük enerji tüketir hale gelmeli ve internet veri hızları da çok daha yükseklere çıkartılmalıdır. (Burada anlattıklarımdan ülkemizdeki telekom operatörleri ve konuyla ilgili kurum ve kuruluşlar kendilerine görev çıkarmalıdırlar, bizden söylemesi)
İnternet hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi, öyleyse metaverse neden olmasın!
Sonuçta metaverse interneti ortadan kaldırmayacak, sadece üzerine inşa edilecek. Ve Metaverse sanal bir ekonominin de yolunu açacaktır ve bu yüzden ülke olarak metaverse ile ilgili fırsatların neler olabileceğini şimdiden araştırmaya başlamalıyız.