SEVGİ VE SORUMLULUK…

Türk Dil Kurumunun dijital sözlüğüne baktım “sevgi beslemek” nedir diye: “Sevgi duymak, sevmek” yazıyor. Peki “sevgi” nedir diye bakınca karşımıza şöyle bir cevap çıktı: “İnsanı bir şeye veya bir kimseye karşı yakın ilgi ve bağlılık göstermeye yönelten duygu.” Bu izahlara neden ihtiyaç duyduk. Hepimizin malumu bu yıl Cumhuriyetimizin 100. yılı ve ikinci yüzyılın başı. Buradan bir soru sorsak neyi seviyorsunuz? diye, eminim hepimizin sevdiği bir şeyler vardır. Sanıyorum hepimizin ortak sevdiği ise ülkemiz, vatanımız dersek yanlış olmaz… Ülke ve vatan dediğimiz olgu insansız olmaz. Yunus Emre’nin belirttiği gibi ayrıca ‘yaratılanı da severiz yaratandan ötürü.’ Malum, Şubat ayındayız. Şubat ayı dediğimizde akla gelen en önemli tarihlerden biri de 14 Şubat… Biz de bu vesileyle kutluyoruz sevenleri, sevilenleri…

Cumhuriyetin 100. yılıyla birlikte önümüzde tarihi bir seçim var. Seçimin ülkemizin gelecekteki yönünü belirleyeceği konusunda iktidarıyla muhalefetiyle neredeyse herkes hemfikir. Seçime hazırlanan politikacılar ve siyasi partilerimiz, yeni yüzyıla yönelik olarak acaba ne tür hazırlıklar yaptılar? Yoksa her zamanki gibi kısır döngü içerisindeler mi? İnsanlık yeni bin yılla birlikte yeni bir döneme de girdi. Bu yeni dönem teknolojik çağ. Bu çağda ayakta kalabilmek için sahip olmanız gereken donanımlar var. Haberleşme sektörü, yazılım sektörü ve bunların etrafında geliştirecek olduğunuz diğer alanlar… Yönetime talip olan politikacılar ve siyasi partilerimizin ülkemize karşı sorumluluklarından, sevgilerinden hiç birimizin şüphesi olmaması lazım. Gel gör ki bu sevgilerinin altını nasıl dolduruyorlar? ICT sektörü için kısa, orta ve uzun vadede nasıl bir hayalleri, planları, düşünceleri var, bunları ICT MEDIA olarak, sektörün iletişim merkezi olarak biz de merak ediyoruz. Kamuoyuyla paylaşırlarsa son derece memnun oluruz. Bu kısım siyasilerimizin sevgilerine olan inancımızdan dolayı, ülkeyi idare etmek isteyenlerden duymayı arzu ettiklerimizdi… Bir de bunun bireysel tarafı, vatandaş kısmı söz konusu.

Geçen yılın son günlerinde 29 Aralık’ta cumhurbaşkanlığı Beştepe yerleşkesinde bir etkinlik gerçekleştirildi. Dergimizin ocak sayısında etkinlikle ilgili haberi okudunuz. Bu ülkeyi sevenlerin, Türk Milletini sevenlerin çalışmalarını gayretlerini görmezden gelmemiz, yapılanları görmezden gelmek doğru olmaz. 29 Aralık’ta ne oldu da bu etkinlik gerçekleştirildi? Hem de yılın son günlerinde... Bilindiği gibi Hükümet, yazılım, bilişim sektörüne yani genel itibariyle ICT sektörüne yönelik 1 Milyon Yazılımcı Yetiştirme Projesi başlatmıştı. Hali hazırda bu platforma kayıt olan kişi sayısı 1 milyonu aşmış vaziyette. Yıl başından 2 gün önce Bunun lansmanı yapıldı. İşin hikayesine kısaca bakacak olursak söz konusu proje Sayın Berat Albayrak’ın Hazine ve Maliye Bakanı olduğu dönemde start aldı. BTK Akademi’nin çalışmaları pandemi nedeniyle bir duraksama dönemi yaşadı. Lütfi Elvan’ın ardından Bakanlık görevine Nurettin Nebati’nin getirilmesiyle süreç yeniden hızlandı. Hazine ve Maliye Bakanlığının ilgili bürokrat ve kadrolarına güvenmeleri, Bilgi Teknolojileri Genel Müdürlüğü çalışanları ile Genel Müdür Sayın Dr. Cebrail Taşkın’ın sorumluluk alıp ellerini taşın altına koyması projeyi yeni bir aşamaya taşıdı. İnanmak, gayret etmek, çalışmak ve ortaya bir sonuç çıkarmak… Herkesin olmaz dediğinin aksini gerçekleştirmek vatandaş olarak ülkeye olan borcunuz ve sevginiz… İnanarak bu yolda ilerleyen BTK’yı ve BTK Akademi’yi, bu sürece destek olan bütün paydaşlar ile Hazine ve Maliye Bakanlığı Bilgi Teknolojileri Genel Müdürlüğü ekibini ve Sayın Genel Müdürü tebrik ediyoruz. Bu işin olumlu sonuçlarını hep birlikte ilerleyen dönemde göreceğiz.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, ABD’de 1950, bizde ise 1970’li yıllarda başlayan, 1980’li yıllarda bir devlet politikası haline gelen teknokentler konusunda sessiz sedasız bir kültürel dönüşüme imza atıyor. ICT sektörünün gelişimi ve dönüşümü için girişimci sermayesi olmazsa olmaz. Bu bağlamda geçen yıl çıkarmış olduğu mevzuatla teknokent firmalarının gelirlerinin %2’sinin bir fona aktarılmasını sağladı. Bu düzenlemenin ardından ülkemizde yatırım kültürünün altyapısı ve temel taşları oluşmaya başladı. Bu bağlamda hızlıca SPK onaylı Girişim Sermeya Fonu kuruluşları ihdas edilmeye başlandı. Umarım burası HES gibi bir furya olmaz ve reel fonlar ortaya çıkar. Bu konunun dikkatle takip edilmesi ve kültürün doğru olgunlaştırılması elzem…

Türk Telekom ile gerçekleştirdiğimiz TEKNOLOJİ VE İNOVASYON BULUŞMARLARI etkinlik serimiz devam ediyor. Geçen ay Gaziantep’te sektörle Türk Telekom yetkililerini buluşturduk. Bu ay Eskişehir’de olacağız. Anadolu’nun farklı illerinde gerçekleştirdiğimiz etkinliklerde reel sanayimizin dijital dönüşüme ne kadar hazır olduğunu, Ankara ve İstanbul dışında teknokentlerimizin sanayimize ne kadar destek olduğunu yakından müşahede etme imkânımız oldu. Geriye dönüp baktığımda bugüne kadar 4 bölgede yaptığımız etkinlik serimizde yaklaşık 20.000 km yol kat etmişiz. Eskişehir ilimizde yapacağımız toplantının ardından etkinlik serimizi baştan sona değerlendirip bir analizini yapıyor olacağız…

Ekonomik büyüme, nüfus artışı ve gelişen teknolojiler tüm dünyada enerjiye olan talebi her gün daha fazla arttırıyor. Türkiye’nin yeni yüzyılında da enerji sorunu önemli bir konu olarak karşımızda duracak. Biz de Şubat sayımızda Enerjinin Bilişimi konusunu ele aldık. Sektörün önemli isimleri Enerjinin Bilişimi konusunda bu güne kadar yapılanlar ile ileride yapılması gerekenleri dergimize değerlendirdi. Ayrıca KİDDER Başkanı Mustafa BEGEN ile özel ve kamu sektöründe dijitalleşme ile iç denetim, ADEO Siber Güvenlik İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tuncay IŞIK ile siber saldırılar ve veri güvenliği konularını konuştuk. Sektörün gündemini tutan haberler ile yazarlarımızın değerli yorumlarının yer aldığı yeni sayımızı ilgiyle okuyacağınızı umuyorum.