Neye İhtiyacımız Var…

Bir dini bayramı daha geride bırakıyoruz. Tatiller güzel ama ülkemizin üretmeye çalışmaya, iyi olanlarla yarışmaya ihtiyacı var. Türkiye Cumhuriyeti kimliği taşıyan her Türk vatandaşı eminim ki bu ülkeyi çok seviyor. Dönüp dolaşıp bülbülün hikayesinde olduğu gibi -ille de vatanım- diyerek ülkemizi düşünür, onun için kaygılanırız. Değişen dünya siyasetinde kendimize doğru bir yer bulmak istiyorsak, güçlü bir ülke, demokratik bir ülke olmak istiyorsak, çok ama çok çalışmaya ve motivasyona ihtiyacımız var, demektir.

Türkiyede teknoparklardaki firma sayımız yaklaşık olarak 4000 civarında. Sonuç odaklı baktığımızda ise buralardan yapılan ihracat aslında küçümsenecek oranda değil. Ama istenilen seviyede de olmadığı aşikâr. Aslında bu veriler bize ülkemiz ICT sektörünün iyi bir yolda olduğunu gösteriyor. Dünyanın en zor ve problemli coğrafyalarından birinde bulunup ilk 20 ekonomi içerisinde olan Türkiye, gelişmekte olan ülkeler kategorisinde, sürekli bir takım bizi sevmeyenler tarafından değişik yönetmelerle test edilmeye çalışılmakta. Aslında bu testler ekonomik gelişimimizi sürdürebilmemiz için bizlere fırsat sunmalı, yöneticilerimize ayna tutmalı ve hep birlikte özeleştiri yapmamızı sağlamalı… Ülke ve toplum olarak önce kendimize güvenmeliyiz. Bizleri sevmeyenler tarafından özgüvenimize dönük yıkıcı ön yargılarımızdan, TÜRKLER YAPAMAZ gibi empozelerden kurtulmalıyız. TÜRKLER YAPAR hem de en iyisini yapar… Bu söylemi hamaset için söylemiyorum, kimseyi gaza getirmek için de söylemiyorum. Ülkemizde teknoparklardaki firmalarımızın çalışmalarını gördüğüm için, onların gözlerindeki heyecanı gördüğüm için, ‘biz diğerlerinden daha iyisini yapabiliriz’ inancını gördüğüm için bu sözleri sarf ediyorum. Yoksa birilerini gaza getirip hamaset yapmak için değil. ICT sektörüne baktığımızda gerçekten bu ülke insanının özellikle gençlerinin dünyadaki muadilleriyle aynı kalibrede olduklarını rahatlıkla görebilirsiniz… Ancak onların motivasyona, ülkenin geleceğine dair umuda, kariyer planlarını bu ülkede devam ettirmelerine dönük ortamlara ihtiyaçları var. 15 Temmuz sonrası oluşturulmak istenen olumsuz ortamları gidermesi gereken kurum ise siyaset kurumu ve siyasetçilerimizdir…

Bilkent Üniversitesi Teknoparkı Cyberpark ile ilk yurt dışı B2B etkinliğini 2015 yılında Etiyopya’da gerçekleştirdik. O toplantıya 25’e yakın firma katılmıştı. Yurtdışına satış işlerinin uzun sürdüğünü ve ısrarlı takibi gerektiren bir süreç olduğunu firmalarımız bilir. Geçen üç yılın ardından o toplantının somut sonuçlarını bugün görmekten inanın çok ama çok sevinçliyiz. Yaptığınız işin ne kadar doğru ve sonuç odaklı olduğunu müşahede etmek, mensubu olduğunuz sektöre katkı verdiğinizi bilmek büyük bir mutluluk… Türk Telekom’un iştiraki olan Argela firmamız Etiyopya’da iki başarılı projeye imza atmaya hazırlanıyor. Tebrikler Argela…

Bayram öncesi Turkcell bir açıklama yaptı. Bu açıklamaya baktığımızda bir zihniyete karşı mücadele ettiğini görebilirsiniz. İşte bizim ihtiyacımız olan bu mücadele azmi… Turkcell’i birçok konuda eleştirebiliriz, eksikliklerini sayabiliriz, müşteri sorunlarını gündeme getirebiliriz… Ama bu eleştiriler Turkcell’in bir TÜRK şirketi olduğu ve dünya GSM liginde üst sıralarda bulunduğu ve birçok uygulamayı dünyada ilk sunan operatör olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaz. Ülke olarak neden hep bardağın boş tarafına bakmayı tercih ediyoruz acaba...? Neden bardağın dolu tarafından bakmayı beceremiyoruz… Turkcell’in büyümesi, yeni yeni katma değerli servisler ortaya çıkarması, önce ülke piyasasına ve sonrasında dünyaya sunması acaba kötü mü olurdu? Türkiye’deki üç operatörümüz de gördüğümüz kadarı ile tatlı bir rekabet ve iş birliği içerisinde… Sevgili dostlar olması gereken bu değil mi?

Bir diğer konu ise daha önce birçok kez gündeme getirmiştik. Hayatımız dijitalleştikçe attığımız her adım bir iz bırakmakta. Bu sektörün parçası olan sizler daha iyi biliyorsunuz ki elektronik ortamda hiçbir eyleminiz yok olmuyor, bir yerlerde kalıyor. Aslında bizlere dair analizler yapılabilen veriler oluşturuyoruz. Bu verilerden ne üreten olarak bizler, ne de devletimiz bir gelir elde ediyor. Sadece ve sadece sosyal medya dediğimiz birçok alanda bıraktığımız izlerle, hem ülkemizin geleceğini tehdit altına alma imkânı veriyoruz, hem de maddi kaynaklarımızı bilerek veya bilmeyerek başkalarının imkanına sunmuş oluyoruz. Vatandaş olarak şu soruyu sormak en tabii hakkımız; devlet neden gereğini yapmıyor? Yerinde ve doğru bir soru… Regülasyon otoritesinin bu konuda birtakım gayretleri ve çalışmaları var. Ancak işin sadece regülasyonlardan ibaret olmadığını hepimiz biliyoruz. Bu ülkenin verilerinin bu ülkede kalması ve devletin güvencesinde olması gerek. Öncelikle yerli ürünleri kullanma bilincimizin olması ve kendi firmalarımıza ve ürettiklerine güvenmeliyiz. Yani ihtiyacımız olan öncelikle bilinçli olup kendimize güvenmemiz.

Çok dinamik ve sektörün lider operatörü olan Türk Telekom’da sürprizler ve yenilikler hız kesmiyor. Cengiz Doğan’dan boşalan Teknoloji ve Alt Yapıdan Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı’na Sayın Yusuf Kıraç getirildi ve kendi ekibini oluşturdu. Yusuf Kıraç ve ekibine başarılar diliyoruz.

İhtiyacımız olan, tüm ICT firmalarımızın ve operatörlerimizin Türkiye için üretiyor olması…

Yokluk ve imkansızlıklar içerisinde verilen Kurtuluş Savaşı’nın en önemli merhalesi olan 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun…

Bu sayıda; ayın konusu olarak “Bilgi İletişim Teknolojilerinin Eğitime Katkısı, Uzaktan Eğitim ve Fatih Projesi”ni ele aldık. Sektörün önde gelen isimleri konuyla ilgili açıklamalar yaparken, ICT yazarları da özellikle FATİH Projesi ile ilgili olarak yol gösterici değerlendirmelerde bulundu. Ayrıca yürüttüğü projelerle ülkemizi sadece bölgesel değil global platformlarda bir iletişim üssü haline getirmek için çalışmalar yürüten Türk Telekom International (TTI) CEO’su Mehmet C. Toros ile TTI’ın kuruluşundan bu yana hayata geçirdiği projeleri ve gelecek hedeflerini konuştuk. Bu sayımızdan itibaren yazar ailemize yeni iki yeni isim katılıyor: Adnan Pehlivan ve Erman Topaloğlu. Sayın Pehlivan gündeme ilişkin, Sayın Topaloğlu ise aylık ekonomik değerlendirmeleriyle dergimize katkıda bulunacak. Keyifle okumanız dileğiyle...